15 Kasım 2019

Bugün bir kış sabahına uyandık. Hava çok soğuk sayılmaz, gökyüzü gri bulutlarla kaplıydı sabah, yağmur da yağmış. Herşeyin normali güzel tabi, Kasımın ortası olmuş hala bahar gibi olunca bazen hoştu ama dengeyi bozduğu kesin. Evde turşuları koyacak serin yer bulmakta, pazardan aldığım lahanalarda içi bitsiz ve karartısızını bulmakta zorlandım, soğuğu, ayazı yemeyen sebze lezzetsizdi de mesela, hepsi bu kadar uzun süren sıcak havalar yüzünden. Birde havası bu kadar dengesizken bu dengesizliğe uyum sağlamaya çalışan biz insanlar var tabi, yani külliyen zararlı bir durum.
Ben kırdığım elişisizlik zincirini birşeylerle uğraşmanın verdiği keyifle sürmeye başladım. Neden illak ki birşeye dönüşsün ki bazen sadece oyalanmak için bile yapabilirsini keşfederek rahatladım.  Düşünüyordum, ne çok battaniye, ne çok yastık, ne çok çanta eee daha ne yapayım. Başka yapmayı sevdiğim birşey yok, yapıp yapılacak herşeyi yapmış gibiydim.   
Ümidimi kesmediğim çiçeğim coşarak devam ediyor. Birkaç günde bir yeni yaprakla, hatta şimdilik tam karar veremediğim tomurcuk mu yaprak mı ama belki çiçek bile verecek sanki.
Bu arada elişisiz iken yani, elimdeki kitaplarımı bitirmem yaptığım iyi şeylerden biriydi sanırım. En merak ettiğim Sait Faik Lüzumsuz Adamdı. İlk tanışma kitabımız olarak harika bir hikaye kitabı seçmişim diye düşündüm. Şimdilerde sokakta otobüste heryerde kafamızı gömdüğümüz telefonlar, sağımzı solumuzu yakınımızı görmeyen farketmeyen gözlere inat, gözlemlemenin güzelliği, gündelik sıradan şeyler, hiç tanımadığımız insanlar.. İnsan ruhunun iniş çıkışları onları betimleyişi çok sevdim. Bazen yaptığım şeyleri anımsattı, gülümsetti.

Barış Bıçakçı Herkes herkesle dostmuş gibi'yi ise önce adı gibi çok fazla herkesi içeren çok kalabalık ondan ona geçen yoğun karakter kalabalığından dolayı zorlandım ama pes etmeden ilerleyince nihayet anlaşılır oldu, beni en çok vuran satır da "vazgeçerek yaşıyorum, vazgeçe vazgeçe ilerliyorum... oldu. Yürümeye devam ediyoruz bizde vazgeçe vazgeçe...

18 yorum:

  1. vazgeçerek ilerlemek uhh çok vurucuymuş. uğraşına yeniden dönmene sevindim. günaydın :)

    YanıtlaSil
  2. Deryacığım, bizim gibiler için en doğru düşünme tarzı bu haklısın; elbet bi işe yarar bi gün... İnsanın boş durası gelmiyor, çok büyük işe de girişesi gelmiyor çoğu zaman o zamanlar ben de mesela çiçek yapıyorum, sepet dolusu çiçeğim var, elbet bi gün bi işe yara diye düşündüğüm ;)) Tek sıkıntı minicik evim, koyacak yer bulamıyorum, orda burda duruyor ama ne gam... İp böceği ısırmış bizi ;)))

    YanıtlaSil
  3. içimi açan el işleri renkler harika .Sevgiler.

    YanıtlaSil
  4. oh mis gibi renkler gelmiş Derya'nın ellerinden. bence senin yeni açılıma ihtiyacın var. şiş örgüsü bilir misin yada sever misin bilmem instagramda çorap öreceğiz bir arkadaşla hadi gel değişiklik olsun sanada.
    insan aklının, refah düzeyini artırayım, daha konforlu yaşayayım derken geliştirdiği her şey yavaş yavaş başına bela oluyor sanki. hayrolsun sonu.
    ah kitaplarım bu ara kaldı kaldı elimde iki kitap yazılı hazırla onları oku gerekli gereksiz evrak telaşı derken. benimde toparlanmam lazım
    sevgiler...

    YanıtlaSil
  5. burcu; Günaydınnn, teşekkür ederim :) aslında yaşadığımız veya başımıza gelen birşeyin basit sıradan kelimelerle birleşip bunca haklı ve vurucu olması etkileyici geldi, halbuki yaptığımız bu. Kelimeye dökülmesi gerekmiş :)

    YanıtlaSil
  6. Ececim, çiçek ne güzel fikir, küçük ev derdi bizim de başımızda, öyle kıyı köşe de doldurmayı sevmeyince gözüne batıyor insanın, napalım ilaç gibi ilaç niyetine yap yap bırak kenara olacak başka çaresi yok :)

    YanıtlaSil
  7. parıldayan çiçek; Çok teşekkür ederim, benden de sevgilerle... :)

    YanıtlaSil
  8. mavilale; Şiş biliyorum Zeynep hanım ama şimdi tutturdum az buçuk böyle gideim bir süre :) teşekkürler, çorap bir zaman çok örmeyi istediğim birşeydi, birkaç başarısız sonuç oldu, iki şişle yaptım o fena olmadı ama diğeri gibi olmuyor tabi, szie kolay gelsin, merakla bekliyorum o zaman. Telefonların başbelası olduğu kesin. Bu derece gelişmişi yaramıyor bence. İlişkileri, insanın doğal ve normal sürecini bence olumsuz etkiliyor. Biraz elişi biraz kitap, biri olmazsa öteki oluyor bende, sizde elişine ara verirseniz alırsınız kitapları bence :)

    YanıtlaSil
  9. Derya renklerin, iplerin harika. her baktığımda içime neşe veriyor.
    ne tür ip kullanıyorsun? bizim burada fazla olanak yok ip
    çeşitleri için. eğer internetten alıyorsan ben de bakayım..

    YanıtlaSil
  10. pelinpembesi; Teşekkür ederim Buket hanımcım, iplerim gazzal %50 pamuk%50 akrilik olan iplerden. Arasında Alize cotton gold da var.İnternetten pek sık almıyorum, burada ipcilerde fiyat daha uygun oluyor. Bunlara ek kartopu amigurumi, yarn art da kullanabilirsiniz. Gazzal hariç diğerleri azcık kalındır, gazzal onlara göre daha ince oluyor bilginize :)

    YanıtlaSil
  11. Çiçeğini çok sevdim Derya, kelebek gibi gözüküyor :)

    El işlerin yine şenlenmiş... Sonuncu resimdeki yaka sanırım. Çok sade ama çok şık duruyor ♥

    YanıtlaSil
  12. Üç yapraklı yonca ile 3 ayrı kelebek karışımı bir bitki, hiç görmemiştim daha önce. Rengi de muhteşem. Bir de arap saçı göz kırpıyor yandan, çoşmuş sevmiş yerini :)
    Sait Faik yorumunu merak ediyordum, beğendiğine sevindim :)

    YanıtlaSil
  13. Teşekkür ederim Şebnemcim adını da bilmiyorum geçen yıl hediye gelmişti belkide söylendi ama hatırlamıyorum. Tekrar azimle uyanması sevindirdi.
    Evet o bir yaka denemesi, çok teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  14. lovehouse; Bende bana geldikten sonra gördüm bazı yerlerde. Arapsaçı coştukça coştu umarım kışın kötülemez. Evet Sait Faik'i çok beğendim :)

    YanıtlaSil
  15. yaparsın bişiler bulursun. sait faik biriciklerimizdeen :)

    YanıtlaSil
  16. deeptone; Arayan buluyor başladım birşeye. Biricik gerçekten başka kitapları için sabırsızım :)

    YanıtlaSil
  17. motifler ne kadar güzel renk renk :) elinize sağlık yaka da çok vintage olmuş.

    YanıtlaSil
  18. ages and places; Çok teşekkür ederimm :)

    YanıtlaSil

Söz uçar, yazı kalır...