Epey uzun bir ara oldu. Bu süre içinde kendimce çeşitli evrelerden geçtim. Bu esnada da oturup birşeyler yazmak hem içimden gelmedi, hemde toksik etki yaratmaktan korktum açıkçası. Ne düşüncelerim ne de sarf ettiklerim başta kendim olmak üzere kimseye iyi gelecek gibi değildi. Bugün değişen neydi bilmiyorum. İlk günlere nazaran değişen ruh halim olabilir. Kendimde yazma isteğini görünce buna karşı koymadım.
Her zaman olduğu gibi hobiler bir dayanak oldu. Ne kadar, ne zaman yapılacağı belli olmayan deneme-üretme-değişim işim varsa hepsini yaptım. Bir maske dikmediğim kaldı. Sanırım onu da yakında yaparım. Maske bulmak zor. Bu geçen günlerde haftada bir de olsa markete gitmek durumundaydık. Ne kadar eve lazım olur diye aldığımız şeylere rağmen birşeyleri illaki unuttum. Oldukça sinir bozucu, herşeyi düşünmeye çalış, çalış ki, zırt bırt çıkmayalım. Her gidiş gelişte başta boğazım olmak üzere kesintisiz ağrıdığını, her akşamüstü istisnasız göğüs sıkışmasını yaşaya yaşaya sanırım artık alışıyorum. İlk günlerde ki kadar panik olmamaya çalışıyorum desem de yine oluyorum. Ağzımız burnumuz şallarla örtülü, mümkün olan en erken saatte ortalık sakinken alışverişimizi yapıp geliyoruz. Birde geliş sonrası baştan aşağı yıkanan biz üst baş dahil, birde temizlenip yerleşen ürünler günün saaatlerini geçirdiğimiz yegane uğraşlar oluyor. Anlatacak çok şey var malum birikmiş uğramayınca gerçi Çınar tamamen çöktüğü için bilgisayar başına oturmak da kısıtlı ve randevulu tabi :) İnsanların duyarsızlıklarından, çevremde penceremden gördüğüm yer değiştiren başka şehirlerden gelenlerden, yerlere gelişi güzel atılmış maske ve eldivenlerden elbette fenalık geldi o da ayrı.
Çok kafa ütüledim. İlk projem şalım siyah ipimin bitişiyle yarım kalmışken Ankara'daki Hobinova hobi mağazasının eve teslim yaptığını öğrenince çaresiz irtibata geçtim. Siparişlerimi aynı gün birkaç saat içinde bana ulaştırdılar. Ayrıca Ankara dışına da kargo yapıyorlar. Büyük ihtimalle çok zor gidebilecektim, buradan tekrar teşekkür ederim.
Hala birşeyler yapıyorum. Örüyorum, biraz işleme yapıyorum, geçtiğimiz gün yamalı cüzdanlar diktim. Gerçekten bunlarla uğraşırken epey rahatlıyorum. Kitapları ilk günlerde hiç elime alamadım. Şimdi yeni yeni acıkma susama misali kitap okuma isteği duyuyorum ve şükür okuyorum. Bu araya güzel bir temizlikte sığdırdım camlar-tüller erken bahar temizliğimi yaptım.
Beslenme en dikkat etmeye çalıştığım şeydi her zaman. Şimdi elbette daha dengeli ve özenli yapmaya çalışıyorum. Sebzeler, meyveler tabi gıda takviyeleri. Biz alana kadar çevremizdeki eczanelerde vitamin çeşitleri kalmamış. Eczacı depolardan sorguluyordu. Herşeyin doğalını sevsem de bazen daha konsantre olanları gerekiyor. Şimdilik kendi bildiğimiz yiyecekler üzerinden devam etmeye çalışıyoruz.
Bu anlamda senelerdir kullandığım bir başka takviyeden bahsetmek istiyorum. Beeo ürünlerini duymuşsunzudur, ben Çınar ilkokuldayken zatürre başlangıcı teşhisi konulup tedvisini olduktan sonra okuldan gelebilecek yeni bulaşmalardan nasıl koruyabilirim diye araştırırken arı ürünlerinin bu anlamda iyi olduğunu öğrenmiş hatta aktarlardan bildiğiniz cam macunu kıvamında kovandan alındığı gibi getirilmiş propolis almış korka korka mercimek tanesi gibi içirmiştim bir süre. Sonradan öğrendim ki vücuda faydalı hale gelebilmesi için birtakım işlemlerden geçmesi gerekiyormuş. Üstelik bal anlamında da müthiş bir güvensizlik vardı. Gerçek bal, hani çocukluğumuzdaki tat, aldığımız hiçbir balda pek yoktu. Bir gün gazetede haberini okuyup bana ablam tasiye etti bu ürünleri. Aldığım ve kendimce yapmaya çalıştığım kürlerin bilimsel olarak onaylı ve güvenilir haliydi. Çok sevindim tabi, öğrendiğim başlangıç hikayesinden de oldukça etkilenmiştim kendi oğlunun bağışıklık sistemini güçlendirmek için yöntem
geliştirip bunu ilaca dönüştüren bir kahraman gıda mühendisi annenin
ürünüydü. Sanki benim hayallerimi de gerçekleştirmişti. O gün bugündür ihtiyaçlarımıza göre çeşitli formlarını kullanıyoruz. Zaman zaman kampanyalar oluyor, bu çerçevede fiyatlar oldukça indirimli oluyor, takip ediyorum. Proplisin hem su ile hemde gıda ile karıştırılıp yenileni var. Propolisli spreyi boğazımızda gıdıklanma vs hissettiğimizde kullanıyoruz. Ürün yelpazesine sürekli yeni formlar ekleniyor. Ayrıca balları da ısıl işlem görmemiş, konrtollü bir arıcılık ürünü, ilk yediğimizde damağımızda eskiyi hatırlatan bir tat bırakmıştı, güvenle kendi istediğim baharatlı şifalı karışımları yaptığım bir bal. Hazırı olsa da yinede kendimde birşeyler yapıyorum. Şu dönemde propolisle beslenmemize takviye yapıyoruz. Ürünleri incelemek ve bilgi almak isterseniz adres; https://www.beeo.com.tr/ Umarım çok ara vermeden yine görüşürüz. Sağlıcakla kalın...
zor bir süreçten geçiyoruz Deryacım... mümkün mertebe ruh ve beden sağlığımızı koruyarak geçmek zorundayız. iyi ki eviyle hemhal olabilen, üretken insanlarız... hem kendimize iyi geliyoruz, hem de tıpkı senin paylaşımlarınla bana iyi geldiğin gibi, ortak yönlerimiz olan kişilerin internet ortamında seslerini duyarak ve onlara da seslerimizi duyurarak birbirimize iyi geliyoruz. İyi ki yazdın... hep yaz... sesini duymak harika... sağlıklı, huzurlu günler dileğimle... sevgiler.
YanıtlaSilÇok sağol Ruşencim çok uzun yıllardır blog arkadaşımsın bende aynı duyguları paylaşıyorum seninle, bendende sevgiler ve sağlıklı günler dileğiyle... :)
SilBu arada önceki blogumda da aktif yazmaya başladım... orası daha samimimi bir günlük havasındaydı, hem öyle hem de örgülerimle, üretimlerimle oradayım da yine... :)
YanıtlaSilhttp://rusyena.blogspot.com/
Hemen listeme ekliyorum o vakit :)
SilRuhumuzun iniş çıkışlarını renklerle doldurmaya çalışıyoruz
YanıtlaSilgibi geliyor bana. ben de çok karamsarım normalde. mesela
bugünlerde diplerdeyim ama bir şeylere tutunmak lazım işte
Katılıyorum kocaman boşluklar vardı zaten şimdi daha da büyüdü, şükür uğraşlarımız var, hepimiz aynı aslında inişli çıkışlı gidiyor hep Buket hanımcım....
Silgözlerim seni aradı. nerelerdeydin. bu süreç zor malum hepimiz için. rutinimizi bozmamak için elimizden geleni yapıyoruz bizde. yoksa dağılmak işten bile değil. renkl motifler şal mı olacak. çok beğendim. tavsiyen için teşekkür ettim. :))
YanıtlaSilDediğim gibi yazmamın yarraını bırakın zarra olabilirdi, öyle bir haldeydim, bana da aravermek iyi geldi rutine bugün dayanılma zbir istek vardı bişeyelr yazmaya yapmaya çok şükür, şal oldu bile :) son hali hala yarım gibi çıkmış ama değil mi :) neys etekrar fotolarım sonraki yazıma, sevgiler..
SilRenklerin büyüsü💟o gıda mühendisi anneyi Derya Baykal ın programında görmüştüm,şifa olsun sağlıktan mühim bir şey yok hepsi yalan geçici💪
YanıtlaSilÇok teşekkürler, renklerin etkisi var kesinlikle, o yüzden bol renkli olsun dedim :)Evet Derya Baykal'ın programında başka sabah programlarında falan çıkıyor ara ara , öyle gerçekten herşey boş sağlık yoksa başka şeylerin önemi olmuyor.
Silheey seni görmek ne güzeeel. yazamasan da arada bir kısaca meraba de amaaa :)
YanıtlaSilSenide Deep teşekkürler, yazacağım inşallah yazamazsam derim :)
SilEvet o panikler baya bir zorluyor. Dışarı her çıktığımda başımda bir ağrı hissetmem falan garip garip hisler yaşıyorum...Demek ki herkesi bir şekilde etkiliyor...Allah kolaylık versin...İyi oldu paylaştığın hislerini , okuyunca bile benzer durumlar olduğundan azalacak gibi geliyor...
YanıtlaSilTemizlik kısır bir döngü gibi...Bir halılar bir de camlar kaldı benimde...
Gökkuşağına , şala bayıldım , ellerine sağlık ve tabii yeni örgünün renklerine bayıldım. Hobinova'yı bilmiyordum sayende öğrenmiş oldum. Teşekkür ederim.
Ayrıca takviyeler için de teşekkürler. Allah bir daha yaşatmasın inşallah zatürre zor bir hastalık.
Malesef psikolojik etkileri çok ben kendimi acaba psikolojikmi-patolojik mi diye çok dinler oldum, Aminn hepimize kolaylıklar dilerim. Bende hiç yapmadığım kadar çok temizlik yaptım bu yıl :) ev miss, çok teşekkürler, güvenle ip alabilirsin Hobinovadan renk standlarının fotosunu istedim onu yollladılar renklerimi öyle seçtim mesela oldukça yardımcı oluyorlar, Rica ederim dilerim gerek olmasın ama bazen gerekiyor, bağışıklık güçlendirmede çok memnun kaldığımız ürünler bugüne kısmetmiş yazmak, sevgilerle..
SilHepimiz üç aşağı beş yukarı aynıyız aslında. Toksik etki falan pek olmaz bana göre. Canımız en çok ne istiyorsa ona öncelik vermeli diye düşünüyorum. Mümkün olduğunc aklımıza getirmemeye çalışıp her şey normalmiş gibi devam edelim, elimizden geldiğince tabii. Bilim adamları dört koldan çalışıyor desem az gelecek. Sayısız koldan çalışıyor birçok ülke. Bugün yine birkaç grup daha aşı için bir odaya kapanıp çalışmalara başladı. Ben de uzun bir aradan sonra evdeki kefir mayamı canlandırdım, en çok ona güveniyorum bağışıklık için. Yoğurt da süper tabii. Ne diyelim; kolay gelsin hepimize. Sağlıklı günlere inşallah hep birlikte...
YanıtlaSilKatılıyorum, beni en iyi oyalayan şeylere yöneliyorum buna rağmen vakit kalıyor, hiç yapamdığım kadar temizlik yaptım bu birkaç haftada :) ve hiç evde oturmadığım kadar oturdum ilkler çok :)
SilUmarım biliminsanları çok sürmeden bir çaresini bulurlar, gelişmişlik ilerilik kaldı öylece nasılda çaresizmişiz meğer, kefir bizimde vazgeçmediğimiz bir içecek, çokda severim, sağlıklı günler sevgilerimle :)