31 Ağustos 2019

Yazın son günü geldi. Üzücü, sonbahar bir parça hüznü ve güzel renkleriyle gelirken yine de birşeylerin sonunun geldiği gerçeğini değiştirmiyor bu. Hüzün de bu yüzden sanırım. Bazen eski yıllara ait blog yazılarını okuyorum, sonuçta geçmişimiz 2008'lere dayanıyor :) kendi gelişim ve değişim sürecimi inceliyorum :) başka bakıyormuşum herşeye, normal tabi, ama okuyunca inceden bir içim burkulmuyor da değil kendime, insana ve dünyaya dair inancım ve hayallerim için, seneler geçtikçe insan deneyimlediği pek çok şeyin ışığında kendince bir değişim sürecine gidiyor. Minikler büyüyor, ben büyüyorum falan, dünyaya gelen büyüyor yani :)
                                         2009                                                                      2019
Hep o düşlediğimiz yerde, o evde, o kişilerle hayal ediyoruz olabilecek en güzel şeyleri, ancak bu şartlar sağlanırsa olacak sanki. Gün gelip birine veya birkaçına kavuşunca farkediyorsun ki onlar sadece bir araçmış, amacını yitirdiysen, hislerini kaybettiysen hepsi yanında olsa da hiçbirşey o hayal ettiğin gibi olmuyor bir türlü. Bu da hadi "fark et" artık diyor," an" 'da dur, es geçme, sakın hissetmeden geçip gitme. Şartları mı asla bekleme, mutlu olmak için, yaşamak için diyor. Bildiğimiz ama çoğu zaman unuttuğumuz klasiği.
Örgüler, dikişler, dantel, çiçek, böcek derken nerelerden geldin buraya derseniz, birkaç sayfa gezdim burada, birkaç satırımı okudum ve içimde olduğunu bildiğim ama kelimelere dökmediğim şeyleri döktürüverdi bir anda. Ah şu duygusallığım çok çektim, çekiyorum da. Artık az konuş çok dinle olmaya çalışan biri olarak çook uzun süredir kişisel bir şeyler paylaşmadığımı farkettim. İlk yıllarda epey günlük tadında yazmışım, dertleşmişim. Olmuyor artık, anlatası yazası gelmiyor insanın kime ne diye, kaybedilen birkaç parça birşey var sanki zaman içinde bir yerlerde, daha yanlız, daha basit ve yüzeyden gidiyor insan buna rağmen bu gün bir kuş kanatlandı içimde, çırpındı uçamasa da.

14 yorum:

  1. zaman ne çabuk geçiyor yaz bitti sonbahar geldi bile :(
    https://benimisimdikis.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  2. İç sesimiz bazı günler değişime uğruyor anlar bile farklı. Dün hoşlandığımız şey bugün anlamını yitiriyor. İç dünyamız bazen fırtına bazen süt liman sevgiler. Güzel bir yazı.

    YanıtlaSil
  3. olsun olsun ay hüzün yapma bu yaşamın güzeeeel yaaa :)

    YanıtlaSil
  4. Bunu ben de yapıyorum arada. Eski yazılar okunurken o günlere dönülüp değişenler nedir çok net farkediliyor. Duygu selleri içinde kalıyor insan.
    Çınar'ın yaşı benim de blog hayatımın başlangıcıyla ilerliyor:) Çok değişik bir duygu bu. Maşallah ona. Annesinin boyunu geçmiş;)
    An itibariyle sonbahar başladı. Doğanın yepyeni bir değişim için dinlence vakti. Harika değişimler olsun güzel ailenizde. Anne- oğula en içten sevgilerimle:)

    YanıtlaSil
  5. Esma Ünlü; öyle gerçekten de :(

    YanıtlaSil
  6. parıldayan çiçek; Teşekkür ederimm...

    YanıtlaSil
  7. deeptone; Hüzün bir parçamız malesef, az ayrı kalabilsek keşke :)

    YanıtlaSil
  8. Zeugma; Çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için, sevgilerle... :)

    YanıtlaSil
  9. Maşallah Çınar'a ne güzel de büyüyor.. Zaten çok şanslı senin gibi bir annesi var <3
    Ah bu sonbahar ben çok etkileniyorum, biraz da uzaktayım diye herhalde. Çabuk geçip gitsin üzerimden istiyorum.

    Sen hep yaz Derya'cım ben çok mutlu oluyorum çoook <3

    YanıtlaSil
  10. Ezgicim teşekkür ederim, umarım öyledir gelde bunu ergenliğin eşiğindeki çocuğa anlat :) bende etkileniyorum sonbahardan hem seviyor hemde üzgün hissediyorum hep, mutlaka gurbetin de payı var :( evet çabuk geçsin dileğiyle, bende senin yorumlarını görünce çok mutlu oluyorum Ezgicim benim, öperimmm :)

    YanıtlaSil
  11. Ben bile özlemişim iç döküşlerini. <3

    YanıtlaSil
  12. Zaman hızlı, bir bakıyoruz düşünce ve duygular olgunlaşmış, çocuklarımız da boyumuzca olmuşlar, maşallah diyelim :)
    Mutluluğu birşeylere bağlamayı çoktan vazgeçtim. Biliyorum ki mutluluk istiyor ve çabalıyorsan, o an bu andır. Doyumsuzluk almış başını gidiyor çoğu zaman ve ben 50 ye merdiven dayamışken, ne kadar vaktim kaldı ki, hadi sev sevil diye düşünüyorum ve hissederek yaşamaya çalışıyorum.
    Ne güzel olmuş paylaşımın, teşekkür ederim Deryacığım, sevgiyle kal :)

    YanıtlaSil
  13. Ececim, teşekkür ederim, çokca elişi birazcık iç döküş iyi ama dimi dozu :)

    YanıtlaSil
  14. lovehouse; Aynıyız, sev ve sevil elden geldiğince ve an'ı yaşa başka ne gelir ki elden, çok teşekkür ederim, sevgilerimle... :)

    YanıtlaSil

Söz uçar, yazı kalır...