2 Ocak 2018

Üç günlük tatili değerlendirelim istedik, hayalimizdeki karlı bir yeni yıla giriş malesef olamadı hava adeta bahar gibiydi. 

Kar olmaması biraz can sıkıcı olsa da havanın iyi oluşu en çok çocuklar için iyi oldu, bütün gündüz dışarılarda koştururken gece de hep dışarıda oldular. Biz anneler çocukların bu kadar uzun süre dışarıda olmasına alışkın olmadığımız için içimizde hep bir endişe dönüşte hastalanmasalar bari desek de içeride oturtamadık. 

Oturdukları an tablete, telefona sarıldıklarından dışarıda oynamaları aslında en normaliydi.

Soba nerede görsek dibinde bittiğimiz yanı başında çay-kahve akşamları da şarap keyfi yaptığımız yegane yer oldu. Sıcağı da görüntüsü de iliklerimize kadar ısıttı bizi. Soba epey meşakkatli bir iş ama onun yerini de hiçbirşey tutmuyor.

Çocuklar gündüzleri kedilerin, köpeklerin peşinde vakit geçirirken, akşamları en büyük eğlenceleri elbette ateş başıydı. Marşmelovlar pişti, odun toplandı, isin dumanın içinde çok eğlendiler.

Sabahları uzun uzun yürüyüşler vardı, dere kenarı ve ormanlık alanlarda, dağ bayır gezmek iyi geldi.

Ama sayılı gün çabuk bitiyor, Çınar sürekli ne kadar çabuk geçtiğinden yakınıyor, insanın ait olduğu şekil bu, doğayla iç içe, toprağın, ağacın, suyun hemen yanında, apartman dairesine sıkışıp kalmak küçük yeşil alanlarda oyalanmak kesmiyor insanı. Tam da böyle derken insan içinden geçirmek istiyor ama yok bu defa geçirmeyeceğim, beklenti çok yoruyor, kendiliğinden olursa ne güzel olur o yüzden 2018 için çok da şey yapmamak lazım diyorum.