21 Eylül 2011

Beyaz renk ile başlayan eşyaları boyama maceramız içine kattığım mavi renk ile sonlandı. Beyaz ile istediğim görüntüyü yakalayamayınca son çare koyu renge başvurup kurtardım gibi, çünkü diğer haliyle pek hoşuma gitmemişti, iyi kapatmamıştı kaç kat sürdüğüm halde. Bu sene bir mavidir gidiyor, önce bu renge niyetlenmesemde sonrasında bir şekilde dönüyorum maviye. Şimdi sırada şifoniyer var, önüme hep birşekilde mavi çıksa da ben kırmızı istiyorum bu defa. Onu da boyarsam rahatlayacağım, yoksa hep aklımda kalacak.
Herdaim bakımlı tırnaklara sahip hanımları takdir etmişimdir. Çok fazla öje kullanan birisi olmasamda arada bir özenerek aldığım öjelerim var, bazılarının kapakları dahi açılmamış, hiç sürülmemiş. Manikür yaptırdığımda ise genelde french tercih ederim, doğal ve temiz görünümü yüzünden. Zaten ojeli bir ev hanımı tipi komik geliyor bana evde külkedisi misali iş yapan biri için hem bakımı hemde görüntüsünün korunması kolay iş değil.

5 yorum:

  1. Mavi battaniye çok hoş olmuş. Sandalye de öyle... İyi günlerde kullanın.

    YanıtlaSil
  2. sandalyenin rengi müthiş olmuş çok severim bu renk maviyi...acaba diyorum eskitmeyle beyaza boyasan alttan hafif maviler görünse nasıl olur...bu benim fikrim tabiki..ama bu haliyle de çok güzel..battaniyeye diyecek bir şey yok süper.. senin sayende ev battaniye ipleri doldu ve ben bütün işi gücü bırakıp habire örüyorum yakında battaniye iplerimle birlikte kapının önüne konacağım...

    YanıtlaSil
  3. Begonvilli ev; Teşekkür ederim..

    tack; Nasıl yapılır ki o eskitme olayı? denerdim tabi ama hiç bilgim yok o konuda. Battaniye kuzunun, küçüldü ama böyle aksesuar oluyor zaman zaman. Battaniyelere de kolay gelsin :)

    YanıtlaSil
  4. Deryacım bende çok iyi bilmiyorum ahşap boyama yapan arkadaşlarda örneklerini görebilirsin süper şeyler yapıyorlar özellikle Ece Aymer....

    YanıtlaSil
  5. tack; Biliyorum teşekkürler, Ece Aymer duayen yani. Kurslara katılmak gerekli sanırım, onun dışında çok detaylı anlatımlar yok, bildiğim kadarıyla.

    YanıtlaSil

Söz uçar, yazı kalır...