5 Mart 2015

Ankarada pırıltılı güneşle beraber ince birde ayaz var. Olsun yeterki böyle ışıl ışıl olsun hava. Hemen başka modlara kayıyor insan, tatil düşleri, seyahat planları derken sonra hooop dur bakalım daha ikinci dönem yeni başladı, daha önümüzde çok yol var diyor. Olsun hayali bile güzel.
Boş kalan ip sepeti yavaş yavaş doluyor. Bende de severek ve hevesle örme hissiyatı eşliğinde birşeyler oluyor. Ne güzel oldu bir süre birşey yapmamak, yapamamamk, aradığım anda bir parça ip bile bulamayıp birşeyler yapmayı özlemek, şimdi kaybedip bulmuş gibiyim.
Bahar kıpırtılarıyla beraber, kahvenin yanında ver coşkuyu..

4 yorum:

  1. Tam 13 sene yaşadım Ankara'da , Bahçelievler'de geçti üniversite ve ilk iş yıllarım.Ayazını çok iyi hatırlarım.

    YanıtlaSil
  2. Deniz; Ankara'yı bir kere gören unutamıyor değil mi?

    YanıtlaSil
  3. Ben artık eş durumu nedeniyle nüfüsta Ankara'lıyım , tüm gençlik yıllarım orada geçti çok güzel anılarım var ama bugünkü Ankara'yı pek sevfdiğimi söyleyemem. Denize uzak her yer bana dar .

    YanıtlaSil
  4. Deniz; Aslında bende henüz 4-5 yıldır ve yılda en fazla 10 gün oralı olduğum Ayvalığın hastasıyım, bir yolu olsa gidip yerleşmeyi çok isterdim, buraları özlermiyim bilmiyorum :) katılıyorum şimdilerde çok sevilesi biryer değil Ankara ve giderek değişiyor malesef..

    YanıtlaSil

Söz uçar, yazı kalır...