1 Aralık 2010


Şu aralar elim boşta kaldı, gerçi işim olsada gezmekten birşey yapabilirmiydim o da ayrı. Bende fırsattan istifade ufak ve çabuk biten işlerle uğraşıyorum. Bugün yine biraz kare motif ördüm. Geceleri de kitabıma devam, bugüne kadar niye almamışım diyorum, İstanbul ve polisiye, eskilere dair notlar. Sevdim bu kitabı.

Çantalarda arayış içindeyim, farklı ne yapabilirim diye, dikiş makinemin başına oturmak için sabırsızlanıyorum, ilham gelir gelmez.
Dikiş odamıza dair hala bir kıpırtı yok. Eşyalar için ya ben hayalimdeki model ve tiplerden vazgeçeceğim yada böyle bekleyeceğim. Şu ara ahşap makaralık için hazırlık yaptık,birkaç matkap darbesi sonrası hazırdır.
Eskiye, geçmişe özlem bir yere kadar güzel mutlaka, ben bu biryere kısmını aşmaktan korkarak da olsa çocukluğumun dokunup görebildiğim bir hatırası ile postuma son veriyorum. Baktıkça mutlu eden, varlığı güven veren, güzel düşüncelere sevkeden kitabım. Özlenen çok şey var, özellikle aramızda olmayanlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Söz uçar, yazı kalır...