27 Eylül 2010


Kuzumla tahtaya vuruyorum şu ara aramız iyi. Ufak tefek sorunlar yaşamıyor değiliz ama o da tuzu biberi. Kuzudan önce benim kendimle sorunlarım hiç bitmeyecek galiba. Kuzuma gösterdiğim özen ve sabıra rağmen bazen çok pişman olduğum davranışlar sergilemekten geri kalmıyorum. Bu yönümü nasıl törpülerim bilmiyorum, o ani parlamalar ve sinir krizleri.. benim en değerlim, bir taneciğim dediğim gözüne bakmaya kıyamadığım oğluşuma neden bunu dedim, neden kızdım, neden bağırdımın vicdan azaplarından ne zaman kurtulurum, onun o minik yüreğini incitmiş olduğumu düşünmek beni kahrediyor. Neden bu anlamda sağlıklı davranışlar gösteremiyorum diye kendime çok kızıyorum. Kendim anlayışsız ve empatisiz insanlarla çatışmaktan muzdaripken ben minik kuzuma neden daha yumuşak ve sakin olamıyorum. Hayat bana zorlaştırılınca, bende istemeden de olsa oğluma zorlaştırıyorum adil olmayan bir biçimde. İçinden çıkamadığım bir çember oldu bu, dönüp duruyorum içinde.

Biraz renk olsun diyerek battaniyeden de haber ve foto eklemek istedim. Battaniyemi ara buldukça örmeye devam ediyorum. Ördükçe de neden bu kadar büyük başladım diye söyleniyorum, bir uçtan bir uca çıkmak epey uzun sürüyor. Buna rağmen sanırım ördüğüm sıraya yakın bir miktar daha örürsem tamamdır, bitiyor. İlk defa bu işte hemen bitirme kaygım yok. Sepetin içindeki ipler ve üzerindeki battaniye parçasının yanıbaşımda duruşu bile görüntü olarak mutlu ediyor beni. Battaniyem biraz yamuk yumuk çıkmış ama bitince hafif ılık bir ütü ile eşitlenecek her tarafı.
Hayatımızdaki her türlü olumlu ve olumsuz gelişmelere rağmen, içimde bitip tükenmeyen biryerlere gitmek isteği, bir trene atlayıp uzaklaşmak, evet tren, otobüs de olur gerçi ama özellikle tren aşeriyorum nedense, Ankara sınırları dışına çıkmak, uzakta olmak dürtüleri düşünmeye başladığım ilk an ki kadar canlı ve istekli. Neresi olduğu hiç farketmez, yeterki uzaklaşalım, geri dönmek zorunda olsak bile uzaklaşalım. Bir Derya klasiği..

3 yorum:

  1. Havalar iyice soğumadan şu kocanı ikna ette Eskişehir yapalım hızlı trenle. Nilü.

    YanıtlaSil
  2. üzme canını bu kadar elimizde olmadan bazen onları kırabiliyoruz bende kızımla çoğu zaman tartışmalar yaşıyorum sonra alıyorum karşıma konuşup anlaşıyoruz birbirimizden özür diliyouz . çınar büyüdükçe anlamaya başlar seni odaha küçük sana ne yaptığının farkında değil.


    battaniyende çok güzel oluyor cumartesi hep senin bogu ttakip ettim
    yaptığın işler harika ellerine sağlık genede iyi vakit buluyorsun çınardan arta kalan zamanlarda

    YanıtlaSil
  3. nilü; yaparız inşallah ne güzel olurdu..

    irem ve annesi çiçek; Doğru söylüyorsunuz bu haller ara ara geliyor başıma bloğumu takip edenler bıktı ben bıkmadım aynı şeyleri yazmaktan :)
    Bloğumuzu beğendiğiniz ve takip ettiğiniz için çook teşekkürler..

    YanıtlaSil

Söz uçar, yazı kalır...